Bir yılı daha tamamlıyoruz. 2019 yılı küresel ve ulusal anlamda özellikle de ekonomik açıdan belirsizliğin ve yavaşlamanın hakim olduğu bir yıl olarak hafızalarımıza kazındı.
Zira, küresel büyüme hızı 2010 yılından bu yana en düşük seviyesinde seyrederek %3 beklentilerine kadar geriledi. Benzer şekilde, küresel ticaret hacminde de 2019 için beklenen artış sadece %1,1’dir. Yavaşlamadaki ana sebep olarak gösterilen ticaret savaşlarında, yılın son günlerinde tansiyonun düştüğünü görmekteyiz. Politik belirsizlikler gündemde olsa dahi, 2020 yılında olası bir uzlaşma, ticarete olumlu yansıyacak olup, aksi durumda ise sertleşen ticaret savaşları tüm ekonomilerin dengesini bozabilecektir.
Böyle bir ortamda; ülkemizde iç talepte yaşanan daralma, art arda gelen konkordato haberleri, Hükümetin açıkladığı destek paketleri ile aşılmaya çalışılmış ve son çeyrek verilerinde normalleşme adına önemli bir yol kat edilmiştir.
Kuşkusuz geride bırakacağımız yıl, en çok sanayicilerimizi yormuş, başta yüksek finansman maliyetleri olmak üzere artan maliyetlerle birlikte üretimin ve ihracatın artışı da sınırlı olmuş, hatta birçok firma kapasitesini düşürmüş, hiç arzu etmediğimiz şekilde bu durum istihdama olumsuz yansımıştır. Bugün itibari ile toparlanmaya çalışan PMI imalat sanayi yöneticileri endeksi, sanayi üretim endeksi, reel kesim güven endeksi gibi sanayi ile ilintili olan göstergelere de yaşanan olumsuzluklar direkt yansımıştır.
Son beş çeyrektir büyüme verisini aşağıya çeken ve negatif seyreden gayri safi sabit sermaye yatırımlarındaki azalma, hem sürdürülebilirlik adına, hem de yeni istihdam yaratma adına umut vermemektedir. Bu nedenle de, yatırım ortamının hızla iyileştirilmesini, 2020 yılının öncelikli konularından biri olarak görmekteyiz. Geçen sene için ihracat seferberliğine ihtiyacımız var demiştim, bu sene de doğrudan yatırım seferberliğine ihtiyacımız var diyorum.
2019’u bu tablo ile geride bırakırken, açıklanan son verilerdeki iyileşme ve uluslararası kuruluşların Türkiye için olumlu raporları, 2020 için bizleri umutlandırmaktadır.
Ege Bölgesi Sanayi Odası olarak; mevzuatla belirlenen hukuki çerçevede faaliyetlerimize ve sanayicimizin konuları için lobi çalışmalarımıza bu zorlu süreçte de devam ettik, etmeye de devam edeceğiz.
Bu kapsamda, 2020 yılı projelerimizin hayata geçirilmesi anlamında oldukça hareketli geçecek. Paydaşlarımızla ortak yürütmekte olduğumuz, Dikili Tarıma Dayalı İhtisas Sera Organize Sanayi Bölgesi’nin (TDİOSB) kuruluşu, planlama dahilindeki diğer Tarıma Dayalı İhtisas OSB’ler ile Model Fabrika’nın hayata geçirilmesi İzmir’in geleceğine katkı koyacak kıymetli projelerdir.
Diliyorum ki, mevcut şartlarda hızlı bir iyileşme sağlanır ve söz konusu OSB’lerimizde yapılacak yatırımlarla, değer yaratma imkanını elde eder, ülkemizin sahip olduğu potansiyeli, özel sektörümüzün dinamizmi ile yeniden harekete geçirebiliriz. Çünkü, bu güç ve kararlılık bizde fazlasıyla mevcuttur. Yeni yılı böyle bir motivasyonla karşılarken, 2020 yılının ülkemize ve dünyaya öncelikle, huzur ve barış getirmesi temennisiyle, sevdiklerinizle birlikte geçireceğiniz sağlıklı ve mutlu bir yıl diliyorum.