Yeni yıla, zor bir dönemi geride bırakmış olmanın umuduyla ve temkinli iyimserliğiyle girerken, ne yazık ki, yılın ilk ayının ilk gününde önce enerji zamları, ilerleyen günlerde de enerji kesintileri ile karşı karşıya kaldık. Sanayiciler özelinde gibi görünse de, iki ana konu ciddi riskleri ve krizi içinde barındırmaktadır. Nasıl mı?
Her şeyden önce, ekonominin itici gücü olan, büyümeyi sırtlayan, istihdam sağlayan, döviz kazandıran sanayi üzerindeki girdi maliyetleri ve beraberinde finansman maliyeti katlanılamaz boyutlara ulaşmışken, doğalgaz ve elektriğe %50-%130 arasında yapılan zamlar ilerleyen aylarda zincirleme etki ile nihai ürün fiyatlarına dolayısıyla enflasyona, tedarikçi olunan sektörlere ve doğrudan da tüketiciye olumsuz yansıyacaktır.
Bununla birlikte, sanayicilerimiz maliyetlerini nasıl karşılayacağını, finansmanı nasıl temin edeceğini düşünürken, yılın daha ilk ayında ikinci şokunu yaşadı. İran kaynaklı gaz kısıntı uygulaması ve ardından, TEİAŞ’ın OSB’lere en az 3 gün olmak üzere elektrik kısıtlaması ile üretimin durması, enerji arz güvenliğinin önemini bir kez daha acı bir şekilde gösterdi.
Her iki durum da, maliyetlerden siparişe, ihracata kadar tüm süreçleri ve dengeleri bozacak olağanüstü bir durumdur. Şimdilik 10 gün gibi bir zamanlama tanımlansa ve bazı sektörler muaf tutulsa da, zincirleme olarak ekonominin tüm aktörlerine yansıyacak bir krizdir bu. Pazar akşamı Sanayi ve Teknoloji Bakanı ile Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanımız, bakan yardımcılarımız ile zoom üzerinden değerlendirme yaptık. Karşılıklı görüş alışverişinde bulunulması kıymetlidir.
Burada önemli olan husus; söz konusu ülkeler yarın, kendi iç sebeplerinden veya teknik olarak veya siyaseten gaz talebini karşılamıyorum dediğinde bizim bir B planımız var mı? O nedenle, yeni enerji kaynaklarına ve yatırımlarına acilen ihtiyacımız bulunmaktadır.
Seçildiğim 2009 yılından bu yana yaptığım konuşmalarda bu duruma hep dikkat çektim. Alternatif enerji kaynakları bakımından zengin olan Bölgemizin bu avantajını yeterince kullanması gerektiğinden, 2023 hedefinde yer alan 500 milyar dolar ihracat için, Türkiye’nin yeterli enerji kaynağının olmadığına ve dışa olan bağımlılığımızın taşıdığı risklere dair konunun altını çizdim. Yeni nesil nükleer santrallerden, kaynaklarımızın etkin, verimli kullanımına ve yeni yatırımların teşvik edilmesine kadar önerileri yıllarca dile getirdim.
Örneğin; 2010 yılında Sn. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü ağırladığımız meclis toplantımızda da geleceği şekillendirecek başlıklardan biri olarak “Enerji arz ve talebindeki değişimler”i söylemiş ve enerjide dışa bağımlılığımıza ilişkin endişeleri ve önerileri paylaşmıştım.
2015 yılında Rusya ile yaşadığımız siyasi krizin üzerine 2015 Kasım ayı Meclis toplantımızda, “Rusya krizi de göstermiştir ki, yenilenebilir enerji kaynaklarımızın etkin kullanımı ve bu tür yerli üretime ilişkin adımların atılması çok önemlidir.” Demiştim.
Dolayısı ile bugün artık somut adımlar atmak zorundayız. Baktığımızda İran’dan aldığımız doğalgazın payı sadece %8,48. Oysa ki, Rusya’nın payı %40. Riskin büyüğü burada. Elbette ki bu krizi de aşacağız. Ancak, bunun bize ders olması ve acilen enerji konusunda planlamaların yapılması gerekmektedir. Zira, uluslararası raporlamalarda “Artan enerji darboğazı sebebiyle, küresel ekonomide Covid krizinin yerini enerji krizinin aldığına” ilişkin değerlendirmeler mevcut. Geçtiğimiz yıl Çin’in de benzer şekilde üretimde kesinti yaşadığını dikkate alarak, sorunun geçici olmaması, enerjide %74 dışa bağımlılığımız, iklim krizinin bir sonucu olarak aşırı ısınma ve aşırı soğuma için akılcıl, somut adımları hayata geçirmeliyiz.
İlk 10 büyük ekonomi arasına girmek, Bölgenin yeni tedarik üssü olmak ve ihracat rekorlarına devam etmek istiyorsak enerjide arz güvenliğini sağlamak zorundayız. Yetersiz enerji kaynakları ile dışa bağımlı bir halde bunu gerçekleştirmemiz ve de sürdürmemiz mümkün değildir. Enerji arz güvenliğinin ötelenecek bir konu olmadığı bilinci ile sanayicinin bu ve benzer konularda bir daha sınanmaması temennisiyle, 2022 yılının yeni açmazlarla değil, çözümlerle ve başarılarla anılmasını diliyorum.