7 Haziran seçimlerinin ardından, Türkiye’nin üzerine çöken karabasan ne yazık ki artarak devam etmekte, ülkemiz bir çıkmaza doğru sürüklenmektedir.
Böyle bir süreçte Ege Bölgesi Sanayi Odası olarak, Olağanüstü Meclis Toplantısı gerçekleştirdik ve üyelerimizle genel bir durum değerlendirmesi, ardından da yazılı bir açıklama yaptık.
Çünkü;
Bu vatanın evlatları olarak artık; susmaya, acılara ve ölümlere alıştırılmaya hayır demek için, artık yeter demek için toplandık.
Ülkemizde yaşanan acılar öyle bir noktaya geldi ki; terörü şiddetle kınıyoruz cümlesi bile anlamını yitirdiği için, ne kadar lanetlesek yetmezmiş gibi, ne söylesek boşmuş gibi geldiği için toplandık.
Terör örgütü hain saldırılarını sürdürürken; siyaset içinde, halkımız arasında, kurumlar arasında sen ben kavgası, ötekileştirme, mezhep ayrımı olanca hızıyla artarken, tüm bunların terör örgütünü güçlendirmekte, şevkini artırmakta, teröre hizmet etmekte olduğunu neden göremediğimizi değerlendirmek için toplandık.
Anadolu’da yüzyıllardır birlikte yaşayan bir kültür; bugün Anadolu’da ağlayan analarla, yetim kalan çocuklarla sınandığı için, hem insanlığa hem de kardeşliğe darbe vurulmaya çalışıldığı için, oynanan oyunlara, kurulan tuzaklara düşmememizin gerektiğini bildiğimiz için toplandık.
Hedefleri büyük olan Türkiye için ekonomi öncelikli olması gerekirken, üreten kesim olarak şu anda, en öncelikli konumuzun toplumsal huzur ve barışın sağlanması olduğunun altını çizmek için bir araya geldik.
Şu bir gerçek ki; toplumsal dokumuz, birliğimiz, bütünlüğümüz bozulmaya çalışılmakta, toplumda yılgınlık yaratılmak, kaos çıkartılmak istenmektedir. O nedenle de; Gençlerimizin provokasyonlara gelmemesi, siyasi partilerimizin bu yönde doğru mesajlar vermesi gerektiğini,
Demokrasimizin her geçen gün yara alırken; basın organlarının ve insanların düşüncelerini özgürce ifade etmesindeki sıkıntıları endişe ile izlediğimizi,
Şu anda yaşanan bu çıkmazdan da, ancak tek yürek olarak çıkabileceğimizi, daha çok kenetlenmemizin, daha çok birliktelik ve sağduyu içeren mesajlar vermemizin gerektiğini söylemek için toplandık.
Sonuçta da tüm Meclisimizce; “TEK YÜREK OLARAK ARTIK YETER DİYORUZ.”
Barış olmadan, hukuk olmadan ne toplumsal huzuru sağlayabiliriz, ne de ekonomiyi başarıyla yürütebiliriz. O nedenle istiyoruz ki, huzur ve barış ortamına yeniden kavuşalım. Laik, Demokratik, hukuk devletinden uzaklaşmayalım. Tek bayrak, tek dil, tek millet, tek vatan. Değerlerimize sahip çıkalım.
Bir kez daha, şehitlerimize Allahtan rahmet, ailelerine, ülkemize sabır ve başsağlığı, yaralılara acil şifalar diliyoruz.
Yarınlarımıza daha umutla, daha huzurla ve barış içerisinde bakabileceğimiz kan ve gözyaşının olmadığı, annelerin güldüğü, acısız, mutlu bir bayram diliyorum.