Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı Penceresinden Yeşil Sanayi Rehberi

21. yüzyıl, dijital ve yeşil dönüşümü küresel gündemin merkezine taşımıştır. Böylece, bir yandan dünyada iklim değişikliği ile mücadele politikaları hız kazanırken, diğer yandan iklim değişikliğinin ticaret politikalarıyla bağlantısı giderek güçlenmiştir. Bu bağlamda Avrupa Birliği (AB), sadece bir iklim politikası olarak değil; aynı zamanda ekonomik bir dönüşüm programı olarak kurguladığı Avrupa Yeşil Mutabakatı’nı 11 Aralık 2019 tarihinde açıklamıştır. 

AB, Yeşil Mutabakat ile ilerleyen dönemde tüm politikalarını yeşil dönüşüm temelinde şekillendirirken, ticaretinin yarısına yakınını AB ile gerçekleştiren ülkemizin, ticaret ve sanayi başta olmak üzere ilgili tüm alanlardaki politikalarına AB’nin atacağı adımları yakından takip ederek yön vermesi uluslararası rekabetçiliğimizin korunması için bir ihtiyaç olarak öne çıkmaktadır.  

Tüm bu süreçleri takip eden Odamız, öncü rol üstlenerek Avrupa Yeşil Mutabakatı hakkında üyelerimizin bilgilendirilmesi ve bu sürece kolay adapte olabilmeleri amacıyla Çevre Çalışma Grubumuzun üyesi Sn. Prof. Dr. Nuri AZBAR’ın desteği ile “Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı Penceresinden Yeşil Sanayi Rehberi”ni hazırlamıştır. 

Odamızca hazırlanan bu rehber kitap, ürün ve hizmetlerin karbon ayak izi hesaplanması & raporlanması, üretim süreçlerinin tamamında “Döngüsel Ekonomi” yaklaşımı prensiplerinin benimsenmesi, sanayimizin bu yeni süreçte daha da güçlenmesi ve dezavantajları avantaja çevirerek güçlü aktörlerden biri olarak yerini korumasında başvuracağı bir rehber kitap olması amaçlanmıştır.

Rehbere Ulaşmak İçin Lütfen Tıklayınız.

2019 yılında açıklanan Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM) ile AB’nin 2050 yılında iklim nötr kıta olma hedefi, iklim değişikliği ile mücadeleyi AB’nin en öncelikli politika alanı haline getirmiştir. AYM, önümüzdeki yıllarda AB’nin tüm politikalarının iklim değişikliği ekseninde şekillendirilmesini öngörmekte olup, AB bu amaçlara ulaşmak için kendi sanayisinin dönüşümünü gerektiren bir dizi uygulama ve mevzuat yayımlamış, AB dışındaki üreticinin de bu hedefe uyması için zorunluluklar getirmiştir.

Özellikle Sınırda Karbon Mekanizması ile AB içinde 2005 yılından bu yana uygulanan Emisyon Ticaret Sistemine (ETS) eşdeğer bir karbon fiyatlandırmasının, SKDM kapsamına giren ürünlerin ithalatı aşamasında da uygulanması öngörülmektedir.

İhracatının %50 gibi büyük bir kısmını AB’ne yapan Türk sanayisi için SKDM kapsamında, karbon ayak izi hesabını yaparak, ithalatçısına bildirme yükümlülüğü getirilmiştir. 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren mali yükümlülükler getirecek bu süreçte, sanayicimizin iş süreçlerini verimli bir şekilde devam ettirmek amacıyla kurumsal olarak karbon ayak izini hesaplamak zorundadır. Bu şekilde, değişen dinamiklere ve olası risklere karşı hazırlıklı olabilecektir.

Odamız sürekli güncellenen bu süreç içinde, üyelerimizi bilgilendirmek, en doğru bilgiye kolayca ulaşmalarını sağlamak amacıyla çalışmalar yürütmektedir.

2021 yılından itibaren Çevre Çalışma Grubumuz aracılığıyla üyelerimize yönelik birçok etkinlik gerçekleştirilmiştir. 

Başkana Ulaşın