26.04.2021
İyi Parti Genel Başkanı Sayın Meral AKŞENER,
Meclisimizin Değerli Konukları,
Geçmiş Dönem Başkanlarımız,
Yüksek İstişare Kurulu Üyelerimiz,
Onur Üyelerimiz, Meclisimizin Çok Değerli Üyeleri,
Sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Nisan ayı Meclis Toplantısı’na hoş geldiniz.
Yeni hizmet binamızın ilk gününün, meclis toplantısına denk gelmiş olması hem mutluluk, hem de heyecan verici. Bu binada da, başarılı işlere imza atmamızı ve Odamıza hayırlı olmasını diliyorum.
Böyle özel bir günde, Sayın Genel Başkanı aramızda görmekten dolayı ayrıca mutluyuz. Yoğun programı içerisinde Meclis Toplantımıza teşriflerinden dolayı kendisine çok teşekkür ediyorum.
Haftaya uluslararası ilişkilerimiz açısından iyi başlamadık. ABD Başkanı Joe Biden’ın siyasi hesaplarla, Ermeni Soykırım ifadesini kullanmasını ve müttefiki Türkiye ile ilk görüşmesinde bunu belirtmiş olmasını çok yakışıksız buluyor ve kınıyorum. Tarihçilerin belgelerle ortaya koyması gereken bir kararın, yol açacağı sorunlar gözardı edilerek, siyaseten dillendirilmesi çok büyük bir yanlıştır. Ancak bu kararı açıklar iken Türkiye dışında başka yakın müttefikler oluşturduğu kaçınılmaz.
Sayın Genel Başkan, Değerli Meclis Üyelerimiz,
Gerek pandemide gelinen nokta, gerekse ekonomideki olumsuz seyir, artan jeopolitik riskler, toplumda genel olarak oluşan moral ve motivasyon bozukluğu, herkesin psikolojisini olumsuz etkilemeye devam etmektedir. Ancak, tedbiri elden bırakma veya umutsuzluğa kapılma gibi bir lükse de sahip değiliz. Zira, Atatürk’ten aldığımız ilham ve deneyim bizlere “her ahval ve şerait içinde dahi” yılmamayı öğretti.
Aşı tedariki ve aşılama noktasında çok daha hızlı olma zorunluluğumuzu, süreci başarıyla yöneten ülke örneklerinden çok net görmekteyiz.
ÜRETMEK
Sayın Genel Başkan,
Pandemide reel ekonominin yani üretimin ve ülke içinde üretebilmenin ne kadar önemli olduğunu tüm dünya eşzamanlı olarak çok iyi anladı.
KALKINMAK
Ege Bölgesi Sanayi Odası olarak, yıllardır tüm faaliyetlerimizi “ÜRETİM YOKSA, KALKINMAK HAYALDİR” anlayışı kapsamında sürdürmekteyiz. Biliyoruz ki; yaratılan katma değer, sağlanan istihdam, ülkeye kazandırılan döviz, ödenen vergiler ve üretim kültürü, sanayileşmeyi kalkınmanın anahtarı yapmaktadır.
SANAYİDE PUSLU HAVA
Pandemi süreci uzadıkça bugün sanayide puslu, belirsiz bir ortam hakim ve hareket alanımızı her geçen gün kısıtlanmakta. Baktığınızda, imalat sanayi Pandemide çok iyi bir sınav verdi. Ancak, %99’u KOBİ olan bir yapı içerisinde, belirsizlikle baş edebilmek uzayan süreçte her geçen gün zorlaşmaktadır.
EKONOMİDE GÖRÜNÜM
Makro açıdan baktığımızda ekonomide görünüm, olumlu ivmeden giderek uzaklaşıyor. Verilerde henüz istikrar sağlanamadı. Bu kapsamda; belli başlı konuları bir slayta toplamaya çalıştım.
ÜRETİCİ FİYAT ENDEKSİ
Dünyada 40 yılı aşkın süredir yüksek enflasyonla yaşaya ikinci bir ülke yok. Öncelikli konularımızdan olan ve yıllardır enflasyonla mücadele eden bir ülke olarak, üretici fiyat endeksinin tüketici fiyat endeksinden yukarı yönlü ayrışmasını çok riskli buluyorum. Yakın zamanda artan bu maliyetlerimiz, ister istemez tüketiciye yansıyacak ve bu döngünün devamı, enflasyonu daha da yukarı çıkaracaktır. Kur artışı-maliyet artışı-enflasyon artışı-faiz artışı-yatırım azalışı sarmalından bir an önce çıkmak durumundayız. Aksi halde ekonomik sorunlar sosyal sorunları da derinleştirecektir.
COVID-19 DESTEKLERİNİN GSYH PAYI
Sanayi, Pandemide iyi bir sınav verdi dedim ama artık KOBİ’lerimiz çok ciddi desteğe ihtiyaç duymaktadır.
Ülkelerin pandemide yaptıkları harcamaların GSYH içindeki payına baktığımızda Türkiye’nin ne yazık ki, %1,9 ile sonlarda olduğunu görüyoruz. ABD %25,5 ile ilk sırada yer alırken, onu %19,3 ile Yeni Zelanda izlemektedir. İngiltere %16,2, Almanya %11 oranında destek paketi açıklamıştır. 180 ülke içinde desteklerde 138. sırada olmamız, KOBİ’lerin bugün neden çok zorlandığını da açıklamaktadır. İşsizlik yardımı ve kısa çalışma ödeneğinin de Türkiye verilerine dahil edildiğini hatırlatmak da fayda var.
PANDEMİ GELİR KAYBI
Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı tarafından yapılan bir çalışmada 2020 yılında Pandemi kaynaklı ülkelerin reel gelir kayıplarının milli gelire oranı hesaplanmış. Türkiye küresel oranın üstünde %13,6’lık bir gelir kaybı ile karşı karşıyadır. Zira, ülkemizde 2020 yılında milli gelir %6, kişi başı milli gelir 2019 yılına göre %7 azalmıştı. İşte bu rakamlar da göstermektedir ki, bizim artık kaybedecek zamanımız kalmamıştır.
BALTIK KURU YÜK ENDEKSİ
Pandemi koşullarında ticaretin nasıl devam ettiğini bize gösteren en güzel verilerden biri baltık kuru yük endeksidir.
Mart ayı itibari ile görmekteyiz ki, ertelenen talep harekete geçmiş ve yıllık ortalamada 2018 ve 2019 yılının da üstüne yükselmiştir.
Aşılamanın, ekonomik açıdan kobilerin desteklenmesinin önemi burada ortaya çıkmaktadır. Küresel ticaret artarak devam ederken, bizim geride kalmamız çok ciddi kayıplara sebep olacaktır.
Türkiye’nin Küresel Ticaretteki Payı %1,9, Küresel GSYH Payımız %0,9. Yani almamız gereken yol oldukça uzun.
KÜRESEL EKONOMİNİN GÜNDEMİ
Birçok ülke Pandemi öncesinde başlatmış olduğu takvimden taviz vermeden çalışmalarını kesintisiz sürdürmekte. Genel olarak baktığımızda, küresel ekonomin gündeminde;
TÜRKİYE’NİN GÜNDEMİ
Türkiye’nin gündemine baktığımızda ise ne yazık ki, geleceğimize hizmet etmeyen ana başlıkların gündemde yer tuttuğunu üzülerek görmekteyiz.
Sayın Genel Başkan,
Kadınlarımızın kendini güvende hissedeceği, Cumhuriyetin kazanımlarına sıkı sıkı sarılıp, asıl meselelere odaklanacağımız, liyakatın temel alındığı bağımsız kurumları ile hukuk sistemine dair en ufak bir endişenin olmadığı, itibarı sorgulanmayan bir ülke seviyesine acilen çıkmamız gerekiyor. Bu ülkede yaşayan hepimizin ancak en çok da sizlerin, bu hususlardaki gayretlerinizi kararlılıkla sürdürmesi çok önemli. Verileri düzeltebiliriz. Ancak, gerek kurumların gerekse toplumun bozulan yapısını düzeltmemiz çok daha güç olacaktır. Bakınız geçmişte banker Kastelliler vardı. Sayıları azdı. Bugün ülkeyi Jet Fadıllar, tosuncuklar, kriptocular sardı ve ahlaksızlık, dolandırıcılık gündemimizden hiç düşmüyor. Gri pasaportla göz göre göre insan kaçakçılığı yapılıyor. Bu güzel topraklara çok yazık ediyoruz.
SANAYİCİ BEKLENTİLERİ
Daha özele indiğimizde sanayicilerimizin bazı beklentilerini de hızlıca paylaşmak isterim.
ATATÜRK SÖZ
Ulu Önderimizin sözü ile konuşmamı tamamlamak istiyorum: “Vazgeçenler değil, mücadele edenler tarihe geçer.”
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı, Türk Polis Teşkilatımızın Kuruluşu’nun 176. Yıl dönümünü, 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı’nı gönülden kutluyor, sağlıkla geçireceğimiz nice bayramlar diliyorum.
Saygılarımla,
Ender YORGANCILAR
Yönetim Kurulu Başkanı