2018 MART AYI MECLİS TOPLANTISI

MART MECLİS KONUŞMASI

Sayın Başkanım,

Geçmiş Dönem Başkanlarımız,

Onur Üyelerimiz, Meclisimizin Çok Değerli Üyeleri,

Basınımızın Kıymetli Temsilcileri,

Yönetim Kurulumuz adına, sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Hoşgeldiniz. Dönemimizin son Meclis Toplantısını gerçekleştiriyoruz. Yorucu ama keyifli bir dönemi daha hayırlısıyla kapatıyoruz. Katkılarınızdan ötürü sizlere özel teşekkürlerimi sunmak isterim. Uyarılarınız, eleştirileriniz, övgülerinizle bizleri doğru yönlendirdiğiniz için, Odamıza ayırdığınız kıymetli vakit için çok teşekkür ediyorum.

Huzurlarınızda birlikte uyumlu çalıştığım Yönetim Kurulundaki arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Çok değerli katkıları, yönetimi ve yönlendirmeleri ile Meclisimize güç katan Meclis Başkanımıza sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Başta Genel Sekreterimiz Mustafa Kalyoncu olmak üzere tüm çalışanlarımıza da çok teşekkür ediyorum. Hakkınızı helal ediniz. Yeni dönemin, Odamız için hayırlı, başarılı olmasını diliyorum.

Çanakkale Zaferimizin 103. yıldönümünü bir kez daha gururla, coşkuyla biraz da hüzünle kutladık. Bu büyük zafere adını altın harflerle yazdıran Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, kanıyla bu toprağı sulayan atalarımızı saygıyla, şükranla ve rahmetle andık. Bir kısacık videomuz var. Her birinin ölümsüz ruhuna ithaf ediyoruz.

Diğer yandan, Afrin’de 2. ayımızı tamamladık ve Türk Silahlı Kuvvetlerimizin zaferi ile ilk kısmını tamamladık. İkinci kısmı çok daha zorlu ve meşakkatli olacaktır. Mevcut terör koridorunu ortadan kaldırmak için buna mecburuz. Ordumuza güvenimiz tamdır. Ordumuzun muzafferi ile Operasyonun hayırlısıyla tamamlanmasını diliyorum.

Ne yazık ki, haklı davamızın mücadelesinde yüreklerimizi dağlayan şehit haberleri almaya devam ediyoruz. Şehitlerimize Allahtan rahmet, ailelerine ve ülkemize başsağlığı ve sabır diliyorum. Gazilerimize de acil şifalar olsun.

Ekonomiden siyasete, güvenlikten toplumsal davranışlara kadar küresel ve yerel çok önemli değişimlere tanık olmaktayız. Öyle ki, her biri ülkemizi çok yakından ilgilendirmekte ve kazanımlarımızı kaybetme riskini doğurmaktadır. Öne çıkan 10 başlığı birlikte hatırlayalım:

1. Suriye üzerinden yapılan ince hesaplar ki, savaşların bitmesini engellemektedir.
2. ABD’nin korumacılık adımlarında Demir Çelik’te %25, Alüminyumda %10 ek ithalat vergisi ile Türkiye en çok negatif etkilenecek ülkelerin başında gelmektedir. Bu sektörlerde Türkiye’nin ABD’ye olan 1.3 milyar dolarlık ihracatının 1,2 milyar doları ek vergiye tabi ürünlerden oluşmaktadır. Bununla birlikte, ABD’nin Çin ile ticaret savaşları giderek sertleşmektedir.
3. FED’in faiz kararı ile sıcak para her geçen gün daha güvenli bölgelere geçiş yapacaktır.
4. TL’nin dolar karşısında değer kaybındaki artış ekonomideki dengeleri baştan aşağı değiştirme niteliğindedir.
5. Moody’s ve Fitch’in kredi notumuzu düşürmesi, yeniden borçlanma maliyetini artırıp ve zorlaştırırken, yabancı yatırımların da uzaklaşmasına sebep olmaktadır.
6. Enflasyon ve cari açıktaki önlenemeyen artış, çift haneye yerleşen işsizlik piyasa beklentilerinde olumsuzluğa sebep olmaktadır
7. Avrupa ve Amerika ile yaşanan sorunların çözülememesi; başta siyasi olmak üzere askeri, ekonomik ve toplumsal rahatsızlıkları artırmaktadır.
8. Akdeniz’de enerji savaşları, enerji koridorlarında başrolde olan Türkiye’yi oyunun dışına itmektedir.
9. İngiltere’nin Türk vatandaşlarına verdiği süresiz oturma hakkını iptal etmesi, korumacılığın her alanda devam edeceğinin göstergesidir.
10. Çin’e güç kazandıran ve daha da güçlendireceğine inanılan Şi Cinping'in süresiz görevde kalmasının önünün açılması, Putin’in %70’in üzerinde oyla gücünü perçinlemesi, Almanya’nın koalisyonla devam etmesi, ABD’de daha şahin bir Dışişleri Bakanının göreve atanması, İtalya seçimlerinde aşırı sağın önde çıkması yeni dünya düzeni adına önemli ipuçlarıdır.

Değerli Arkadaşlar,

Bildiğiniz gibi Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 15 Şubat tarihinde Resmi Gazete’de yayınlandı. Özellikle küresel ekonomideki gelişmeler doğrultusunda Hükümet yatırım ortamını daha cazip kılabilmek için birtakım düzenlemelere gitti. Bu kapsamda;

• Şirket kuruluşu işlemlerindeki maliyet ve sürenin azaltılması
• KOBİ’lerin finansmana erişiminin kolaylaştırılması
• Dış ticaret işlemlerinde depolama maliyetlerinin düşürülmesi ve tahmil, tahliye, ardiye gibi masraflar için azami sınır uygulamasına geçilmesi
• Tapu kaydı işlemlerinin hızlandırılması
• Yapı izin süreçlerinin iyileştirilmesi
• E-belediye için bilgi sistemi uygulamaları getirilmiştir.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği olarak birçok mevzuatın değişmesi, kanunların yeniden düzenlenmesi yönünde bakanlarımızla birlikte özel toplantılarla konuları sürekli yeniden değerlendiriyoruz.

Bunlardan en çok önemsediğimiz husus bürokrasinin azaltılması ve iş yapma kolaylığı endeksindeki durumumuz. Dünya Bankası tarafından açıklanan ve 191 ülkenin değerlendirildiği endekste Türkiye, yapılan iyileştirmelerle 69. sıradan 60. sıraya yükselmiştir. Ancak, bu yeterli değildir. TOBB olarak hedefimiz, yapılmasını önerdiğimiz mevzuat değişiklikleri ile 17. sıraya yükselmektir. İnşallah yakın zamanda bu hedefimize ulaşırız.

Gerek yatırım ortamının iyileştirilmesi ve gerekse iş yapma kolaylığı endeksini önemsememizin en önemli nedeni, doğrudan yabancı yatırımların ülkemize daha çok gelmesidir. Ancak, ekranda görmekte olduğunuz tablodaki veriler çok da iç açıcı değil.

Tabloda yurtdışından Türkiye’ye gelen doğrudan yatırım ile Türkiye’den giden yatırım rakamları yer almakta. 2002-2017 yılları arasında giden yatırımların gelen yatırımlara oranına baktığımızda; son 6 yılda oranın yüksekliği dikkat çekicidir. Bunun anlamı ise ülkemizin yatırımcılar için cazibesinin azaldığı, giden yatırımların gelen yatırımlardan oldukça fazla olduğudur.

Diğer yandan daha da kötüsü, giden yatırımların %56’sı, gelen yatırımların da sadece %38’i sanayidir.

Aslında bu durum istediğimiz en son şey. Çünkü yabancı yatırım hem getirdiği know-how hem yarattığı istihdam hem de başka yabancı yatırımlar için bir teşvik unsurudur. Ümit ederiz ki, doğru hamlelerle bunu tersine çevirebiliriz.

2017 yılı için işsizlik oranı açıklandı. Ne yazık ki, Türkiye geneli %10,9 ile değişmezken, İzmir yine ilk 3 arasındaki yerini almış %14 oranı sabit kalmıştır.

Hükümetin bu konuda verdiği desteklere ve 2017 için beklenen yüksek büyüme oranına rağmen oranlarda bir azalma olmaması üzücüdür. Elbette ki artışın olmaması sevindirici ancak, beklentimiz daha aşağı seviyelerdir. Umarım Hükümetin yeni açıklayacağı destekler, bu oranları düşürebilir.

Bununla birlikte, genç işsizlik oranının %19,6’dan %20,8’e artması, kadın işsizlik oranının %13,4’den %14,1’e çıkması toplumsal açıdan da olumlu göstergeler değildir.

Demek ki, daha radikal desteklere ihtiyaç bulunmaktadır.

Değerli Arkadaşlar,

Yakın zamanda Çiftlikbank diye bir olay yaşandı bu ülkede. Akıllara durgunluk veren, halkımızın neye nasıl inandığını ortaya koyan aslında çok hazin bir hikayedir. 132 bin kişiden ve 1 milyarın üstünde para toplanmış. Benzer şekilde mevcut 11 tane daha organizasyon, Bakanlık denetimine alınmış durumda. Ne yazık ki bu bir ilk değil. Ama son olmasını umut ederiz.

Geçmişe dönüp baktığımızda öne çıkan dolandırıcılar:

Biz ne yazık ki bunları yaşarken, dünyada uzayda yaşamın izlerini aranmakta, insan ömrünün süresi sorgulanmakta ve teknolojideki değişimlerin geldiği noktaya karşı politikalar geliştirilmektedir.

Kapanışımızda, AliBaba.com’un kurucusu Jack Ma’nın böylesi bir değişim karşısındaki önerisini paylaşmak istiyorum. “EĞİTİM ARTIK BÜYÜK BİR MESELE” konusuna bizim de çok uzaklaştığımızı düşündüğüm DEĞERLER açısından bakması, oturup hepimizin düşünmesi bakımından çok önemli diyerek, konuşmamı tamamlamak istiyorum.

Saygılarımla,

Ender YORGANCILAR

EBSO Yönetim Kurulu Başkanı