2014 NİSAN AYI MECLİS KONUŞMASI
Sayın Başkanım,
Tepav İcra Direktörü Sn. Prof. Dr. Güven SAK,
Geçmiş Dönem Başkanlarımız,
Onur Üyelerimiz, Meclisimizin Çok Değerli Üyeleri,
Basınımızın Kıymetli Temsilcileri,
Yönetim Kurulumuz adına, sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Nisan ayı Meclis Toplantımıza hoş geldiniz. Sayın Hocamıza teşriflerinden ve bilgilendirmelerinden ötürü teşekkür ediyorum.
20. yüzyılın başlarında ortaya çıkan ve bizim Amerika’dan öğrendiğimiz dünya siyasetinde çok önemli bir yeri olan düşünce kuruluşları think tank olarak adlandırılmaktadır. Türkiye’de bu açığı fark eden TOBB’un öncülüğü ile Aralık 2004’te kurulan Tepav da "objektif ve partiler-üstü" yaklaşımdan ayrılmadan, akademik etik ve kaliteden ödün vermeden çalışmalarını bu anlayış içinde sürdürmektedir. Tepav tarafından; Bakanlıklara çok önemli araştırma ve raporlar hazırlanmış, hazırlanmaya da devam etmektedirler.
Sizlerden ricam, Tepav’ın web sayfasına girerek, raporlarından faydalanmanızdır. Bu anlamda katkılarından ve çalışmalarından ötürü Sayın Sak ve ekibini tebrik ediyorum.
Milli egemenlik ilkesinin kurumsallaştığı simge yer olan TBMM’nin açılışının 94. yıldönümünü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyorum. Çocuklarımıza iyi bir gelecek demek, sağlam temellerle kurulmuş bir Türkiye demektir. Ne yazık ki bu noktada kat etmemiz gereken çok mesafe bulunmaktadır.
THY’nın reklamını izlediyseniz aslında ne demek istediğimi de anlamışsınızdır. "Türkiye'de uçmadığımız tek bir yer kalsa, dünyada en çok noktaya uçmuşuz ne fayda" sloganıyla Iğdır’lı çocukların oynadığı çok başarılı bir reklam filmi çekmişler. Gönül ister ki, yurdumuzun her bölgesinde yer alan çocuklarımız, başta eğitim ve yaşam koşulları da dahil olmak üzere eşit haklara sahip olsunlar ve her kurumumuz aynı duyarlılıkla hareket etsin.
Diğer yandan Perşembe günü kutlanacak 1 Mayıs İşçi Bayramının huzur ve sükunet içerinde geçmesine çok ihtiyacımız olduğunun altını çizmek isterim. İşçi bayramını gönülden kutlarken, tüm kesimlerin bu hassasiyet içerisinde davranmasını ümit ediyorum.
Ligin bitimine 2 hafta kala Altınordu’yu, bitime 3 hafta kala da Fenerbahçe’yi şampiyonluklarından dolayı tebrik ediyorum. Süper ligde İzmir’in de artık temsil edilmesi dileğimizi tekrarlıyorum.
Değerli Meclis Üyelerimiz,
Malezya ile Türkiye arasında TOBB ev sahipliğinde, serbest ticaret anlaşması imzalandığı ve karşılıklı olarak vizelerin kaldırıldığı hususunu bilgilerinize sunarım. İkili ilişkilerin geliştirilmesi anlamında oldukça önemli bir gelişme.
SLAYT 1
MALEZYA İTHALATI - SLAYT 2
Türkiye’nin ihracatındaki ilk 11 sektör ile Malezya’nın ithalatını karşılaştırdığımızda ortak çıkan sektörlere dikkatinizi çekmek isterim.
ULUSLARARASI BAKIŞ
Değerli Meclis Üyelerimiz,
Nisan ayında özellikle uluslararası derecelendirme kuruluşları tarafından yapılan açıklamalar öne çıkmıştır. SLAYT 3
Ø Son açıklamaları ile Standard&Poor's ve Fitch Türkiye'nin yatırım yapılabilir pozisyonunu korusa da, Moody’s kırılganlıkların altını çizmiş, Morgan Stanley, Türkiye için tavsiyesinin 'ağırlığını azalt'a indirmiştir.
Ø Standard&Poor's; gelişmekte olan ülkeler arasında incelediği yedi bankacılık sistemi arasında en yüksek hassasiyetin, Türkiye ve Güney Afrika'nın bankacılık sistemlerinde görüldüğünü ifade etmiştir.
Ø Derecelendirme kuruluşları tarafından yapılan açıklamalarda ve raporlarda; Türkiye’nin güçlü tarafının kamu dengeleri, zayıf tarafının da şirketlerin borçluluğu ile büyüme, kur ve faiz şoklarına olan kırılganlık olduğunun altı bir kez daha çizilmiştir.
Ø 2015 yılında Türkiye'nin ev sahipliğini yapacağı G20’nin Nisan ayındaki toplantısında da; özellikle üye ülkelerin, önümüzdeki 5 yıl içinde büyüme hızını %2’nin üstüne çıkarmasının ve bu amaçla da gerekli yapısal reformların tamamlanmasının önemi vurgulanmıştır.
Ø Dünya Bankası iç talepteki daralma nedeniyle, Türkiye için 2014 yılı büyüme tahminini yüzde 2,4 seviyesine indirmiştir.
IMF’NİN FİNANSAL İSTİKRAR RAPORU; SLAYT 4
IMF’nin Nisan ayında yayınladığı Rapor’da;
Ø Fed'in çıkış stratejisinin önemli yan etkilerinin görülebileceği,
Ø ABD'de piyasa likiditesinin zayıflamasının ekonomik şoklara neden olabileceği,
Ø Dünya piyasalarının likidite yerine büyüme odaklı hale gelmesi gerektiği,
Ø Ukrayna riskinin artması halindeyse, finansal istikrar için tehdit oluşturacağı,
Ø Euro Bölgesi'nde bankaların sağlamlığına ilişkin politikaların hızlandırılması gerektiği,
Gelişmekte olan ülkelerde;
Ø Makroekonomik dengesizliklerin arttığı,
Ø Reel sektörün, orta ölçekli şokları kaldırabileceği,
Ø Özel sektör borcunun ülke ekonomilerini kırılganlaştırdığı belirtilmiştir.
UKRAYNA SLAYT 5
Diğer yandan, bir anlaşmaya varılmış gibi görünse de Rusya-Ukrayna krizi henüz giderilmiş değil ve korkarım ki haritada yer alan enerji ilişkisi bu işin hiç de kolay çözülemeyeceğini ortaya koymaktadır.
Bu süreçte, ABD ve AB’nin yaptırımları da devam etmektedir. Olası bir risk, başta Türkiye olmak üzere tüm dünyayı ciddi şekilde etkileyecektir. Çünkü aldığımız doğalgazın önemli bir kısmını Ukrayna üzerinden Rusya’dan ithal etmekteyiz. Benzer şekilde Avrupa’nın ana tedarikçisi Rusya. Ancak, Rusya’nın daha da sertleşmesi dünyayı gaz savaşlarına kadar götürecek stratejik bir sorundur.
Diğer yandan, Ukrayna'daki kriz Türkiye üzerinden geçen Güney Gaz Koridoru'nun önemini de arttırmıştır.
Avrupa’nın da, likit gazın gemi ile başka ülkelerden nakledilmesi imkanından yararlanabileceği de kulislerde ayrıca dolaşılmaktadır.
İHRACAT-ÜLKE VE BÜYÜME SLAYT 6
Enerji ithalatımızdan kaynaklı böyle bir riskimizin yanı sıra, ihracat açısından konjonktürel olarak bir şansımız olduğu inancındayım.
Türkiye’nin ihracatında yer alan ilk 10 ülkenin 2014 yılı tahmini büyüme oranlarına baktığımızda, artış eğiliminde olduğunu görmekteyiz. Bu da, ihracat pazarımız açısından oldukça önemlidir. %3 civarında beklenen 2014 yılı büyümemizin yapısında ihracatın katkısı son derece önemlidir. İhracatımızdaki olası artış imkanı 2014 yılı için bizleri umutlandırmaktadır.
Zira Sn. Ali Babacan tarafından da; sadece iç tüketime dayanan bir büyümenin Türkiye için sürdürülebilir olmadığı, Türkiye için ihracatın eşittir ekmek olduğu vurgusu yapılmıştır.
Kuşkusuz orta gelir tuzağından uzaklaşmanın en doğru yolu, üretmek, ürettiğini satabilmekten geçmektedir. O nedenle ihracat ve o nedenle de yeni pazarlar büyük önem taşımaktadır.
MERKEZ BANKASI KARARI
Böylesine önemli süreçlerden geçerken, hala Merkez Bankası’nın bağımsızlığını tartışmamamız gerektiği, tarafsızlığı üzerinde soru işaretlerinin oluşturulmamasının önemine inanmaktayım. Piyasanın Merkez Bankası’na olan güveninde hiçbir şekilde sorun yaşanmamalıdır.
Geç kalınmış bir adımla beklentilerin üzerinde arttırılan faizlerin, aynı şekilde birden indirilmesinin piyasa dengeleri açısından doğru olmayacağı kademeli indirimin uygun olacağı inancındayım.
Sn. Başçı, Londra’da yaptığı sunumla da bu sinyali vermişti. O nedenle de, faizlerin sabit tutulması şaşırtıcı olmadı.
Değerli Meclis Üyelerimiz,
ANA GÜNDEM MADDELERİ SLAYT 7
Diğer yandan, Türkiye'nin geleceğini şekillendirecek bugünün gündem maddelerine baktığımızda da, dolaylı olarak ekonomimizi etkileyecek kritik konuların öne çıktığını görmekteyiz.
1. 2 seçim sürecinin Türkiye’nin siyasi ve ekonomi geleceğine yansımaları,
2. AB normları çerçevesinde, demokrasi ve hukuk alanındaki açıklarımız,
3. Barış sürecinin uzaması,
4. AB ve ABD’de toparlanma güçlenirken, sınır komşularımızda bitmeyen sorunlar,
5. 32 yılda 16 kere değişen Anayasa’nın ve 11 yılda 13 kez değişen eğitim sisteminin gelecek Türkiye’sinden uzak kalması
İş dünyası olarak bizler, tüm bu ana gündem maddeleri gözetilerek, YENİ BİR KALKINMA MODELİNE ihtiyaç duyduğumuzu özellikle ifade etmek istiyoruz. Üretimin başrolde yer aldığı bir kalkınma modeli, bizleri heyecanlandırmakta ve umutlandırmaktadır.
Bizler umutlu olmalıyız ki; üretmeye, istihdam yaratmaya, ihracat yapmaya ve tabi ki yatırımlarımız ile sanayileşmenin kalkınmak olduğu ilkesinin gereğini yapmaya mecburuz.
Bizlerin umutsuz olma gibi bir lüksü olamaz. Ülkesi için sorumluluğu olan hiç kimsenin de olmamalıdır. Ancak, bazı endişelerimizi de bu kapsamda dile getirmek zorundayız. Nitelikli üretimi temel politika alan ülkelerin yakaladığı başarıyı çok iyi biliyoruz. Amerika’yı yeniden keşfetmeye gerek olmadığı inancındayım.
Değerli Meclis Üyeleri,
SANAYİ ENDEKSİ: KAPASİTE ANKETİ SLAYT 8
Sizlere 3 ayda bir yapmış olduğumuz Sanayi eğilim anketi ile hem sizlerin ortalama % kaç kapasite ile çalıştığını tespit ediyor, hem de mevcut durum ve beklentilere ilişkin ipuçları alıyoruz.
İstanbul Sanayi Odası tarafından yapılan benzer bir çalışma ile karşılaştırma yapabilmek için verilerimizi 6 aylık hesapladık.
Üretim, ihracat, satışlar ve istihdamdaki gelişmeleri gösteren sanayi endeksini oluşturduk. EBSO’nun söz konusu endeksi ile İSO’nun endeksinin birbiriyle bu kadar örtüşmesi, bölgeler ve katılan sayısı farklı olsa da, sanayinin seyri açısından ortak bir eğilim oluşturduğunu ortaya koymaktadır.
Diğer yandan bu ikiliye, büyüme oranını da eklediğimizde ve istatistiksel olarak incelediğimizde oldukça güçlü, pozitif yönde %85’lik bir ilişki gözlenmiştir.
Büyümedeki değişimin %73’ü, üyelerimizin cevapları ile oluşturulan sanayi endeksindeki gelişmeler ile açıklanabilmektedir. Bugün endeks, 2011’in ilk yarısındaki tepe noktasına ulaşamasa da, artış eğilimi umut vaat etmektedir.
Ancak 2014’ün ilk çeyreğindeki kesin olmayan sonuçlara göre düşüşe geçiyor görünmesi, ilk çeyrek büyümesinin %4’ün altında gerçekleşeceği konusunda fikir vermektedir.
Yılın ilk çeyreğine ilişkin verileri ne yazık ki, geri dönüşlerin yetersiz olması yüzünden tamamlayamadık. Yine de fikir vermesi açısından sizinle paylaşıyoruz. Özellikle büyüme oranını öngörebilmemiz için cevaplarınız son derece değerli. İlgi gösterirseniz çok seviniriz.
HER SENE YAPMIŞ OLDUĞUMUZ ÜRETİMDEN SATIŞLARINA GÖRE BÜYÜK SANAYİ KURULUŞLARI ANKET ÇALIŞMAMIZI DA SİZLERE GÖNDERDİK. ULAŞMAYANLAR VARSA LÜTFEN ODAMIZLA İRTİBATA GEÇİNİZ. (Katılım az)
Değerli Meclis Üyelerimiz,
İŞ YAPMA ENDEKSİ SLAYT 9
Her konuşmamızda ülkemize doğrudan yatırımların gelmesinin ne kadar önemli olduğunun altını çiziyoruz. Ancak bunun için gelen yatırımcıya cazip imkanları sunmak zorundayız. Aksi takdirde, geçmişte örneklerini yaşadık bir başka ülkeyi tercih edebiliyorlar. Bu tür yatırımları kaçırmamamız gerektiği inancındayım.
Dünya Bankası tarafından hazırlanan “İş Yapma” endeksine göre, Türkiye 189 ülke içinde 2 basamak ilerleyerek 69. sıraya yükselse de, ataklarımızı daha da hızlandırmalıyız.
Türkiye; yatırımların güvenliği açısından 34. inşaat izinlerinde 148., işe başlama zamanı açısından 93. sınır ticaretinde 86. ve mülkiyetlerin kaydı açısından da 50. sırada yer almaktadır.
Dünyanın 10. büyük ekonomisine doğru ilerleyen Türkiye’nin, bu tür endeksleri doğru değerlendirmesini ve yapılan uyarıları dikkate alarak gerekli düzenlemeleri yapmasını diliyoruz.
Zirai kendi kabuğumuzun içinde, kendi göstergelerimize, kendi iç sorunlarımıza ve gündemimize yoğunlaşarak fırsatları kaçırma lüksümüzün olmadığı inancındayım. Etrafımızda bize bir şeyler anlatmak isteyenleri ve yapılan uyarıları gözardı edemeyiz. SLAYT 10
Değerli Meclis Üyeleri,
Konuşmamı tamamlarken bir bilgiyi sizlerle paylaşmak istiyorum.
Ankara Ofisimizi, yapmış olduğumuz fayda, maliyet analizinden sonra kapama kararı aldık. Evrak takibi gibi işlerimizi dışardan hizmet satın alarak devam ettireceğiz.
Saygılarımla,
Ender YORGANCILAR
Yönetim Kurulu Başkanı
