2012 ARALIK AYI MECLİS KONUŞMASI

Sayın Başkanım,

Geçmiş Dönem Başkanlarımız,

Onur Üyelerimiz, Meclisimizin Çok Değerli Üyeleri,

Basınımızın Kıymetli Temsilcileri,

 

Şahsım ve Yönetim Kurulumuz adına, sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Aralık ayı Meclis Toplantımıza hoşgeldiniz. Bütçe Meclisimiz olması nedeniyle bugünkü konuşmamı biraz daha kısa tutmaya çalışacağım.

 

İZKA YENİLENEBİLİR ENERJİ

İzmir Kalkınma Ajansı 17 Aralık 2012 tarihi itibariyle “Yenilenebilir Enerji ve Çevre Teknolojileri” mali destek programını başlattı. Program kapsamında 15.000.000 TL kar amacı güden, 10.000.000 TL kar amacı gütmeyen başvuru sahipleri için olmak üzere toplam 25.000.000 TL’lik kaynağın, projeleri başarılı bulunan başvuru sahiplerine kullandırılması planlanıyor.

 

Programa kar amacı güdenler kategorisinde KOBİ’ler, kooperatifler ve birliklerin yer aldığı bilgisini paylaşmak isterim.

 

Değerli Meclis Üyelerimiz,

 

Kasım ayı Meclis Toplantımızı Gaziantep Sanayi Odası ile gerçekleştirmiş ve büyük bir memnuniyetle oradan ayrılmıştık. Huzurlarınızda bir kez daha Sanayi Odası Meclis Başkanı ve Yönetim Kurulu Başkanına teşekkürlerimi sunuyorum. Gaziantep’te gördüğümüz, kokladığımız hava, birlik ve beraberliğin bir yansıması olurken, Gaziantep, kalkınmanın yerelden başladığına en güzel örnek ildir. SLAYT 1

 

Bildiğiniz gibi EFQM çalışmalarımızın ilk meyvesini KalDer tarafından verilen, Ege Bölgesi Kalite Başarı Ödülü’nü kazanarak almıştık. Bu başarımızı perçinleyen ise, Avrupa Kalite Yönetimi Vakfı tarafından “başarılı biçimde yönetilen ve mükemmel kurum olma yönünde ilerleyen kurumlar”, kategorisinde 4 Yıldızlı Yetkinlik Belgesi’ni almamız olmuştur. Emeği geçenlere teşekkürlerimi sunuyorum.  SLAYT 2

 

Bir yılın daha sonuna geldik. Acısıyla, tatlısıyla 2012 yılını geride bırakmak üzereyiz.

 

Bu kürsüde dünyada ve ülkemizde gerçekleşen olayları sizlerle paylaşmış, bizlere olası etkilerine sıcağı sıcağına değinmiştik. Bugün geriye doğru baktığımızda 2012’nin en’leri olarak gördüğümüz olayları önce dünya sonra Türkiye için bir kez daha hatırlatmak istiyorum SLAYT 3

 

Küresel ekonomide bunlar yaşanırken, 2012 yılında Türkiye’de cari açık ve enflasyonun düşürülmesini öncelikli gören politikalar uygulanmıştır. Bu çerçevede cari açık ve enflasyonun birincil kaynağı olarak görülen iç talebin daraltılması amaçlanmıştır.

 

İç talebin daha çok kredi genişlemesinden beslenmesi nedeniyle de Merkez Bankası zorunlu karşılık oranlarını yükseltip, faiz oranlarını yüksek tutarak, kredi genişlemesini kontrol altına almıştır. Küresel ve ulusal gelişmeler beklentileri olumsuz etkileyerek iç talebi tüketim ve yatırım boyutundan yavaşlatmıştır.

 

Türkiye ekonomisinin en’lerine bu kapsamda baktığımızda öne çıkan 12 maddeyi görmekteyiz. SLAYT 4

 

BÜYÜME SLAYT 5

Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere baktığımızda 3. çeyrekte Türkiye’nin büyüme oranı ile, ABD hariç gelişmiş ülkelerin önünde yer alırken, gelişmekte olan ülkelerin gerisinde kaldığını görmekteyiz. Rekabet halinde olduğumuz ülkeler nezdinde geriye düşmüş olmamız sebebiyle %1,6’lık büyüme oranını yeterli görmemekteyiz.

 

Çeyrekler itibari ile büyüme oranı ve sanayideki büyüme oranını incelediğimizde; SLAYT 6  

 

Büyümedeki keskin düşüşü ve imalat sanayinin yeniden genel büyümenin altında kaldığını görmekteyiz.

 

Büyümeye katkı yapan sektörlerde, tarımın yukarı yönlü ivmesi, sanayinin katkısının azalması, ticaretin eksiye düşmüş olması oldukça önemlidir.

 

Değerli Konuklar,

 

Büyüme rakamımız her ne kadar düşse de, 2013 yılına reel sektör olarak umutla girmek istiyoruz.

 

İç ve dış talepteki yavaşlama ve kurların düzeyi dikkate alındığında sanayi sektöründeki büyüme performansını bu anlamda küçümsememeliyiz.

 

2013 yılında küresel talepte olası bir canlanma yaşanmaması durumunda; Türkiye ekonomisinde yaşanacak gelişmeler, öncelikle küresel spekülatörlerin Türkiye’ye ilişkin risk algılamalarına ve temelde de Merkez Bankası’nın politikalarına bağlı olacaktır.

 

Beklentimiz faizlerde bir miktar daha düşüş yaşanacağı, bunun iç talebi canlandıracağı ve büyümenin 2012’den biraz daha iyi duruma geleceği yönündedir.

 

Ancak, iç talepteki artışın dış ticaret açığı ve cari açığı nasıl etkileyeceği sıcak para hareketlerinin belirleyeceği kur düzeyine bağlı olacaktır. Canlı iç talep ile düşük kur bileşimi Türkiye’yi yeniden yüksek cari açık ile karşı karşıya bırakacaktır.

 

Bu durum da göstermektedir ki, Türkiye ekonomisinde dış girdi ve kaynak bağımlılığını azaltacak yapısal dönüşüme ihtiyaç bulunmaktadır. Bunun gerçekleştirilememesi halinde ekonomimiz yine cari açık ve büyüme tercihi arasında sıkışıp kalacaktır.

 

Küresel gelişmeler göstermektedir ki, dış talepte daha yoğun rekabet koşullarıyla karşılaşılacaktır.

 

Bu durumda iç talebin canlandırılması, bunun için ise faizlerde indirime gidilmesi kaçınılmaz görünmektedir.  Ancak canlanacak iç talebin ithal ürünlere yönelmemesi için kurlarda gerilemeye izin verilmemesi çok önemlidir.

 

Bu kapsamda, 2013 yılında düşük faiz ve gerçekçi kur ekseni ülkemiz ekonomisi açısından zorunlu görülmektedir. O nedenle de, politikalar bu koşulu dikkate alarak üretilmelidir.

 

2013 yılında sanayicilerimiz üretim, ihracat, inovasyon ve yatırım gibi alanlardaki karar ve faaliyetlerini küresel gelişmeler çerçevesinde belirlemek durumunda kalacaklardır.

 

Temennimiz 140 milyar dolar gibi oldukça yüksek büyüklüğe ulaşan sıcak paranın yatırım için çok daha cazip ülkeler bulup, Türkiye’den büyük miktarda çıkış yapmaması ve kurlarda büyük dalgalanmaların yaşanmamasıdır.

 

Önümüzdeki 3 yılda Tükiye’yi bekleyen 3 seçim bulunmaktadır. Mali disiplinin bozulmaması, ekonominin gündemdeki yerinin korunması anlamında yürütülecek politikalar çok önemlidir.

 

2013 yılında Sanayi Envanteri çalışmasının öncelikler arasına alınmasını özellikle talep ediyoruz. Ve tabi ki sanayicimizin üzerindeki mevcut yüklerin hafifletilmesi, uluslararası rakipleri ile eşit düzeye getirilmesi konusunda önemli adımlar atılmasını diliyoruz.

 

Türkiye hala terör sorununu aşamamıştır. Mutlaka ama mutlaka hedeflerine ulaşmak isteyen bir Türkiye’nin, güvenlik sorununu çözmesi gerekmektedir.

 

Değerli Meclis Üyelerimiz,

 

AĞIR VE TEHLİKELİ İŞLER PROTOKOLÜ

 

Bildiğiniz gibi 2009 tarihinde yayınlanan Tebliğ ile; Ağır ve Tehlikeli işlerde çalıştırılacak işçilerin işe alınmadan önce, mesleki eğitime tabi tutulma zorunluluğu getirilmişti.

 

Bu kapsamda, Odamız ile İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasında imzalanan Protokol ile; üye işletmelerimizin Ağır ve Tehlikeli İşler kapsamında çalışan personeline iş güvenliği, iş sağlığı ve mesleği alanında eğitimler verilerek sertifika alması sağlanmıştır.

 

2010 yılından itibaren devam eden eğitimlerle yaklaşık 15 bin çalışanın bu kapsamda sertifikalarını aldığı bilgisini, sizlerle paylaşmak istedim.

 

Ekim meclisimizde Sn. Kürşad Yuvgun tarafından dile getirilen, sanayi sicil belgesi olanların muaf tutulduğu eski uygulamanın devamına ilişkin girişimlerimiz neticesinde, Maliye Bakanlığı’ndan gelen cevabi yazıda; mevzuat çalışmalarında konunun değerlendirileceği hususunu bilgilerinize sunarım.

 

Son olarak; 27 Aralık 2012 Perşembe günü Saat 14.00’de Hilton Oteli’nde Başbakan Yrd. Sayın Ali Babacan’ın katılımlarıyla ödül törenimizi gerçekleştireceğimizin bilgisini de hatırlatır, mutlu yıllar dileyerek konuşmamı tamamlar, sizleri saygıyla bir kez daha selamlarım.

 

 

 

Ender YORGANCILAR

EBSO Yönetim Kurulu Başkanı

Başkana Ulaşın