Sayın Bakanım,
Sayın Valim,
Sayın Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanım,
Sayın Büyükşehir Belediye Başkanım,
Değerli Milletvekillerim,
Çok Değerli Konuklar,
Basının Saygıdeğer Temsilcileri,
Ege Bölgesi Sanayi Odası’nın “Başarılı Sanayi Kuruluşları Ödül Töreni”ne hoş geldiniz. Sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Sayın Bakanımıza makamında yapmış olduğumuz ziyaretteki nazik ev sahipliği, ilettiğimiz konulara olan samimi ve yakın ilgisi ve törenimizi onurlandırdıkları için teşekkür ediyorum. Sayın Valimize, Belediye Başkanımıza, çok değerli konuklarımıza da bu anlamlı günümüzde bir kez daha bizlerle oldukları için teşekkür ediyorum.
Müsaadelerinizle, her zaman olduğu gibi bugün de yine yanımızda olan, Anadolu’yu karış karış gezerek, Oda ve Borsalarımızın sorunlarını yerinde dinleyen, bunları sahiplenerek çözümün en önemli parçası olan, Dünyanın dört bir tarafında ülkemizi başarıyla temsil eden, Sayın Hisarcıklıoğlu Başkanıma da özel teşekkürlerimi sunmak isterim.
Sayın Bakanım, Değerli Konuklar,
Bugün burada toplanmamıza vesile olan üyelerimizi, tebrik ederek, konuşmama başlamak istiyorum.
Şöyle bir dönüp geriye baktığımızda, 2008’in sonbaharından bu yana hiçbir şey eskisi gibi değil. Bugün ne ülkemiz, ne Amerika, ne Çin, ne de bir Avrupa ülkesi 2008 öncesi ile aynı ortama sahip değil.
Ekonomik durgunluktan çıkılamayan, uluslararası mültecilerin yarattığı gerginliğin her geçen gün arttığı, siyasi olarak sınırlar ötesinde soğuk ve sıcak savaşın eş anlı olarak yaşandığı ve küresel terörün hız kazandığı çok zor, bir dönemden geçmekteyiz.
Dünyanın; ekonomik, siyasi ve sosyal boyutlarda kaotik bir dönüşüm içinde olduğu bu süreçte, Türkiye de adeta mayınlı bir arazide kendi yolunu bulmaya ve bu süreci en az hasarla atlatmaya çalışmaktadır.
2016 yılının zor geçmesini bekliyorduk. Ancak, her şehit haberi bizlerin yüreklerini başka türlü dağlamakta, hiçbir şey yapamamanın çaresizliği içinde bıraktırmaktadır. Özdemir ASAF’ın dediği gibi “AĞLAMAK BAZI ACILARDA YETMİYOR.” Yaşadıklarımız da bu türden. SLAYT 1
AKLINI, VİCDANINI KAYBETMİŞ, İNSANLIKTAN ÇIKMIŞ OLANLARA, TERÖRÜ DOĞRUDAN VEYA DOLAYLI DESTEKLEYENLERE, VATANINA İHANET EDENLERE LANET OLSUN…
ÇÜNKÜ ORTADA ÇOK CİDDİ BİR İHANET SORUNU VARDIR. EŞİT HAKLARA SAHİP OLUP, DAHA FAZLASINI İSTEMENİN BAŞKA HİÇBİR AÇIKLAMASI OLAMAZ.
O nedenle de, TÜRKİYE’NİN KALBİ TEK YÜREK ATMALI’dır diyoruz. SLAYT 2
Son Ankara ve hemen ardından Diyarbakır olayı, bir vatandaş olarak ne yazık ki, can güvenliğimizin olmadığına dair endişelerimizi bir kez daha tazelemiştir. Kelimelerin anlamını yitirdiği noktadayız. Ülkemizin başı sağolsun. Ama ARTIK SON bulsun istiyoruz.
Çünkü bizler, “Söz Konusu Vatansa Gerisi Teferruattır” ruhunu taşıyan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün bize bıraktığı Vatanımızın, Ortadoğu bataklığına dönüşmesini İSTEMİYORUZ. SLAYT 3
Hoşgörü kenti İzmir’den bir kez daha altını çizmek isterim ki; ötekileştirmeden, ayrışmadan bir olabilirsek, buna neden olan dil ve üsluptan, terörü cesaretlendiren politikalardan uzak durabilirsek huzuru da, başarıyı da yakalayabiliriz. Aksi durumda ise acılara alışmış bir toplum olarak hepimiz zarar görürüz. SLAYT 4
Çünkü, başka TÜRKİYE YOK. Bu vatan; ayaklarda çarıkla savaşılarak kurtarıldı. O nedenle, topraklarımıza sahip çıkmak, terörden kurtarmak vatandaş olarak boynumuzun borcudur.
Bu vesile ile, güzel ülkemizde, bereketli topraklarda çalışıp, üretip, yaşıyor olmamızı sağlayan dünden bugüne; başta Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, tüm şehitlerimizi bir kez daha şükranla ve rahmetle, anıyor, ailelerine başsağlığı ve sabır diliyorum.
Değerli Konuklar,
Baktığımızda; gerek siyasi, gerekse ekonomik açıdan küresel ekonomi ve Türkiye en zorlu süreçlerinden birini yaşamaktadır.
Böyle bir konjonktürde, işimize odaklanmak güçleşirken, sanayici olmak ATEŞTEN GÖMLEK GİYMEKLE EŞDEĞER bir hale gelmiştir. SLAYT 5/
ÇÜNKÜ;
Sizin alınan ve öngörülen talepler çerçevesinde bir üretim planınız ve ticari partnerleriniz var. Bu plan dahilinde hammaddenizi temin ediyorsunuz, o üretim kapasitesine göre işçinizi istihdam ediyorsunuz, giderlerinizi, ödemelerinizi ona göre planlıyorsunuz.
Sonra bir gün kalkıp bakıyorsunuz ki, dış politikada yaşanan sorunlar nedeniyle Mısır’dı, Libya'ydı, Suriye’ydi, Rusya’ydı derken birçok ülke ile ticaretiniz sonlanmak zorunda kalıyor. Veya bir gün bir bakıyorsunuz mevzuata eklenen yükümlülükler nedeniyle, daha fazla bürokrasiye, daha fazla işlem maliyetlerine katlanmak durumunda bırakılıyorsunuz. SLAYT 6
Bir uyanıyorsunuz ki dolar 3 TL’yi geçmiş. Bir önceki günden daha yüksek maliyetle ama daha az karla iş yapmak zorunda da kalabiliyorsunuz.
Ya da dolar 3 TL iken ihracat bağlantısı yapıyorsunuz, mal bedelleri geldiğinde doların düştüğünü görüyorsunuz. Veya bir gecede, kur artışıyla artan borçlarınızı düşünüyorsunuz. SLAYT 7
Bu örnekleri çoğaltmak mümkün.
Özetle; bir sanayici olarak istediğiniz kadar önleminizi alın, istediğiniz kadar kaliteli ve rekabetçi ürünler üretin, bunlar yetmiyor. Çünkü, kontrolümüz dışındaki tüm değişkenlere karşı, tökezlemeden, yürümemiz, hatta koşmamız gerekiyor. Bu nedenle sanayicilerimiz, ateşten gömlek giymek, kahramanlık gibi tanımlamaları sonuna kadar hak ediyor.
Dünyanın bugün geldiği noktada biz sanayicilerin bulunduğu zemini özetleyen Martin Luther King'e ait güzel bir sözle devam etmek istiyorum.
Uçamazsan koş, SLAYT 8
Koşamazsan yürü,
Yürüyemezsen sürün.
Ama ne yaparsan yap,
İlerlemek zorundasın.
Sayın Bakanım,
Evet, bizler bu şartlar altında dahi; yatırım yapmaktan, üretmekten, istihdam sağlamaktan, ihracat yapmaktan devletimize vergimizi ödemekten büyük gurur duyuyoruz. Yeter ki, şevkimiz kırılmasın. Motivasyonumuz bozulmasın.
Hükümetimizin ekonomideki sorunlara ilişkin çok doğru tespitleri, buna bağlı olarak eylem planları olduğunu memnuniyetle görüyoruz. Bizim bu noktada öncelikli beklentimiz, belirlenen takvime her ne olursa olsun uyulmasıdır. logo
Söz konusu eylem planları içinde, sanayimizin güçlenmesine dair de önemli adımlar yer almaktadır. Güçlü bir ülke ve güçlü bir ekonomi için sanayi olmazsa olmazdır. Bu farkındalık içerisinde de, son yıllarda her platformda SANAYİSİZLEŞME vurgusunun altını çiziyorum. Sanayisizleşmeyi uçuruma sürüklenmekle eşdeğer görüyorum.
O nedenle, ısrarla tekrarladığımız gibi; “YENİ BİR SANAYİ-ÜRETİM HİKAYESİNİN VE HEYECANININ HAYATA GEÇİRİLMESİNE İHTİYACIMIZ VARDIR. ÇÜNKÜ ÜRETİM YOKSA KALKINMAK HAYALDİR.” SLAYT 10
Çünkü, dünya dönüşüm içerisinde ve bu süreçten en fazla etkilenen de sanayidir. SANAYİ 4.0 da bu dönüşümün en güçlü kanıtıdır. Bizim sanayi hikayemiz de sanayi 4.0 altyapısına temel teşkil edecek şekilde yeniden dizayn edilmelidir.
Ne yazık ki, biz ülke olarak daha farkındalık aşamasındayız. Bu açığımızı fark edip, Sanayi 4.0: “Uyum Sağlayamayan Kaybedecek” başlıklı bir yayın hazırladık. Amacımız, üyelerimizin farkındalığını arttırmaktı. Ancak, kitabımız ülke genelinde o kadar ilgiyle karşılandı ki, iş dünyamızın bilim ve teknolojiye, değişen dünya şartlarına olan bu ilgisi, açıkçası bizleri sanayide yeni bir yatırım hamlesi ve nitelik sıçrama konusunda umutlandırdı. Bunu bir fırsata dönüştürmeliyiz diye düşünüyoruz. SLAYT 11
Bizi umutlandıran bir gelişme de, Sanayi Bakanımızın da Bilim Teknoloji Yüksek Kurulu’nun gündemine Sanayi 4.0’ı alması oldu.
Hükümetimizin bu yöndeki rehberliğini çok önemsiyoruz. Ar-ge, İnovasyon, yüksek teknolojili üretim alanlarında çok geç kaldığımız için de çok hızlı yol almak zorunda olduğumuz bir gerçektir.
Diğer bir gerçek de, bugün sanayileşen ülkelerin sanayi 4.0 yolunda attıkları adımlardır. Almanya ve ABD gibi ülkeler, yerini Çin ve Hindistan gibi ülkelere kaptırmamak için üretim modellerini, teknolojik gelişmelerle en üst noktaya getirme gayretindeler.
Bakınız, Ocak ayında yapılan Dünya Ekonomik Forumu’nun da ana konusu olan sanayi 4.0’a ilişkin 2020 forum konukları için esprili bir yaklaşım sergilenmiştir. SLAYT 12
Makinelerin, kendilerini ve üretim süreçlerini yönetmeye başladıkları süreci kapsayan Sanayi 4.0; nesnelerin interneti, 3D yazıcılar, bulut bilişim, robotlar akıllı sistemler aracılığıyla akıllı üretimleri hayata geçirecektir. SLAYT 13
Yani; ileri teknoloji, sürdürülebilir büyüme ve nitelikli eğitimi içeren üç boyutlu bir yaklaşıma ihtiyacımız vardır. SLAYT 14
Sayın Bakanım,
Bizim sanayi ile birlikte yine ısrarla altını çizdiğimiz bir konu da EĞİTİM’dir. Çünkü, Türkiye’nin uzun vadede geleceğinin sanayi ve onu destekleyen bir eğitim sisteminde olduğu inancındayız. SLAYT 15
Zira, Sanayi 4.0 çağı, nitelikli istihdamı gerektirmekte, nitelikli istihdam ise ancak özgürleşmiş akıl gücüyle, dolayısıyla da kaliteli eğitim sistemiyle mümkün olmaktadır.
Eğitimde bir Finlandiya gerçeği var ki, bugün tüm dünyaya model olmayı başarmış bir sisteme sahipler. Ancak, ülke bu sistemle yetinmeyip, günün şartlarına uygun olarak sistemi daha da iyileştirme gayretlerine devam etmektedir.
Eğitim “herkes için eşit imkanlar yaratmak” olarak görüldüğü için de toplumsal bir uyum yakalanmıştır. SLAYT 16
Bizler de, okuduğunu anlayan, sorgulayan bir nesil yetiştirmek zorundayız ki, sanayideki gelişmelerin gerisinde kalmayalım. SANAYİDEKİ GELİŞMELERİ DOĞRU TAKİP EDEBİLELİM Kİ, ORTA GELİR TUZAĞI RİSKİNDEN ÇIKABİLELİM. O nedenle diyoruz ki, başlangıç noktamız eğitim olmalıdır.
1940’lı yıllarda Türkiye, KÖY ENSTİTÜLERİ ile eğitim ve üretim ilişkisini çok doğru zemine oturtmuş ve UNESCO tarafından gelişmekte olan ülkelere örnek model olarak gösterilmiştir.
Bugün, bunu teknolojideki gelişmeler ekseninde geliştirip, kısa sürede ülkemize büyük sıçramalar yaptırabiliriz. SLAYT 17
Zira, sanayici olarak; istihdam piyasasındaki arz talep dengesindeki uyumsuzluğu birebir yaşıyoruz. Bu farkındalıkla, Ege Bölgesi Sanayi Odası olarak; Sayın Hisarcıklıoğlu Başkanımızın önderliğinde başlatılan UMEM Beceri 10 Projesi’nin en iyi uygulayıcılarından biri olduk ve Türkiye genelinde ilk UMEM eğitim merkezini biz İzmir’de kurduk. SLAYT 18-19
Ayrıca; Tehlikeli ve Çok Tehlikeli İşlerde çalışanların mesleki eğitim Yönetmeliği kapsamında İl Milli Eğitimi Müdürlüğü ile protokolümüze istinaden, mevcut çalışan yaklaşık 65 bin kişiye de mesleki eğitim sertifikası kazandırdık.
Çalışma Bakanlığı, tehlikeli ve çok tehlikeli mesleklerde çalışanlar için geçen sene Mesleki Yeterlilik Belgesine sahip olma zorunluluğu getirmiş, TOBB Başkanımızın girişimleriyle Mesleki Yeterlilik ve Belgelendirme Merkezi (MEYBEM) A.Ş. kurulmuştur.
Bugün de, Ege Bölgesi Sanayi Odası olarak yine İzmir’de bir ilke imza attık ve Ankara dışında ilk mesleki yeterlilik sınavını verme hakkını elde ettik. Çeşitli mesleklerde yaklaşık 1.000 işçi sınav için talepte bulunmuştur. SLAYT 20-21
Yasa ile tanınan 1 yıllık geçiş süreci 25 Mayıs 2016’da doluyor. Bu tarihten sonra ilk etapta belirlenen 40 meslek dalında, mesleki yeterlilik belgesi olmayanlar çalışamayacak. Sınav ücretlerinin tamamı devlet tarafından karşılanıyor. Yani, MYK belgelerinin ivedilikle alınması gerekiyor. Bunun için de, bizlere başvurulması yeterlidir.
Değerli Konuklar,
Eğitim ve Türkiye’nin geleceği söz konusu olunca kadın girişimcilerimize ve genç girişimcilerimize değinmemek de mümkün değildir. SLAYT 22
Denir ki: “Dünyanın düşleyenlere de ihtiyacı var, yapanlara da. Ama düşlediğini yapanlara daha çok ihtiyacı var.” Yani kadın girişimcilerimiz, yani genç girişimcilerimiz. Bu söz sizler için. Düşlediklerinizi yapabilmeniz için Sayın Hisarcıklıoğlu Başkanım da ben de sizlerin her zaman yanınızdayız. O nedenle de Törenimizde sizleri ödüllendirmek, bizleri de mutlu ediyor.
Asla şevkiniz kırılmasın, asla vazgeçmeyin. Ben değil, biz olun ve düşlerinizin peşini hiç bırakmayın. Çünkü unutmayın ki, sizler bizim umudumuzsunuz.
Sayın Bakanım,
Geçen ay Sayın Başkanımla birlikte Çin’e yapmış olduğumuz bir seyahatte, sınır ötesi e-ticaretin merkezi Zhejiang eyaletini ziyaret etme şansımız oldu.
55 milyon nüfusla 275 milyar dolar ihracat, 125 milyar doları ithalat olmak üzere toplam 400 milyar dolar dış ticaret hacmine sahip bir yer.
Serbest Ticaret Bölgesi’nde, gümrük uygulamalarında şeffaflık, vergi indirimleri vs. avantajları ile sistemi yöneten TOBB muadili bir kurum ve bir portal oluşturuluyor. Lojistik, muhasebe, finansman pazarlama bir yerde.
Dünyada e-ticaretin dörtte biri Çin kaynaklı ise, benzer bir modeli neden biz de yapmayalım. E- ticaret, Kobilerimizin geleceği açısından çok önemli. Görüşmelerimizde, Ali Baba TOBB’un üyelerini portföyüne dahil etsin istedik. Çünkü biz bu anlayış ve gelişim içindeki ülkelerle rekabet ediyoruz. SLAYT 23
Buna karşın, ülkemizde bankaların faiz oranlarını yükseltmesi, kredi vermedeki zorlukları, piyasadaki nakit darlığı, üyelerimizin bankalardan çek karnesi almadaki zorlukları, iflas ertelemelerin çoğaldığı, Asgari ücretin maliyetleri artırdığı, yatırım teşviklerinin yetersiz kaldığı bir ortamda BU REKABETE AYAK UYDURMAMIZ SON DERECE ZORDUR. SLAYT 24
Ayrıca, bizim uzun bir süredir bir talebimiz vardı. Düzenli vergi ödeyenlere SGK modelinin uygulanması. Desteklerinizle sizin döneminizde bunu gerçekleştirmeyi ümit ediyoruz. SLAYT 25
Diğer yandan, bizler denetlenmekten çekinmiyoruz. Ancak, doğru analiz edilmiş, risklere dayalı gümrük denetimlerinin yapılmasını, gümrüklerde başlamış olan “tek pencere sistemi”nin, ilgili bütün kurumları ve işlemleri kapsayacak şekilde yaygınlaştırılmasını bekliyoruz.
Bununla birlikte de, turizm reform paketi, sektörün canlanması adına umut vericidir. Ancak, bu sistem büyük acenteleri desteklerken, küçük çaplı turizm yatırımcıları göz ardı etmektedir. Özellikle, İzmir’de de yoğun olan, küçük oteller, butik oteller bu desteğin dışında kalmıştır. Turizm sektörünün desteklediği yan sektörleri de dikkate alarak, bir düzenlemeye gidilmesinde fayda görmekteyim.
Değerli Bakanım,
Sözlerimi burada tamamlarken, SLAYT 26
Ender YORGANCILAR
EBSO Yönetim Kurulu Başkanı