07.11.2018 TOBB VE TBB REEL SEKTÖR VE FİNANS SEKTÖRÜ DİYALOG GÜÇLENDİRME TOPLANTISI

TOBB VE TBB REEL SEKTÖR VE FİNANS SEKTÖRÜ DİYALOG GÜÇLENDİRME TOPLANTISI- 07.11.2018/15.00

 

 

Sayın TOBB Başkanım,

Sayın Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı ve Ziraat Bankası Genel Müdürü (Hüseyin Aydın)

Değerli Hazerun,

Basınımızın Kıymetli Temsilcileri,

 

Ege Bölgesi Sanayi Odası ve şahsım adına, sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

"TOBB ve Türkiye Bankalar Birliği Reel Sektör ve Finans Sektörü Diyalog Güçlendirme Toplantısı"nın İzmir ayağına hoş geldiniz.

Ağustos ayında yaşanan kur şoku ile başlayan süreçte, bugün firmalar bankaların alacakları halindeki borçlarını ödeyemez hale gelmiştir. O nedenle de, bu toplantı her iki taraf için de ayrı önem taşımaktadır.

Sayın Başkanlara kıymetli vakitlerini ayırarak, bu anlamlı buluşmayı gerçekleştirdikleri ve İzmir’e teşrifleri için üyelerimiz adına teşekkür ediyorum.

Son 3 aydır piyasalarda yaşanan olumsuzlukları hepimiz dikkatli bir şekilde takip ediyoruz. Bugün tüketici enflasyonu %25, üretici enflasyonu %45’lere ulaştı. Yılbaşından bu yana sanayicinin kullandığı elektriğe toplamda %69, doğalgaza %92 oranında zam yapıldı.

Üreticinin maliyetini düşünebilir misiniz?

Tasfiye olunan kredileri sektörel bazda değerlendirdiğimizde de; ilk 3 sırayı %21,8 ile perakende ve ticaret kredileri, %21,7 ile bireysel krediler ve %21,4 ile sanayi sektörü almaktadır. Geçen ay sanayi ilk sırada idi.

Yani, şu anda sanayi sektörünün içinde bulunduğu durumu anlatmak açısından; başta PMI verisi olmak üzere sanayiye ilişkin göstergelerdeki olumsuz seyir önemli mesajlar vermektedir. O nedenle, reel sektör için atılacak her adım, bu süreci daha az hasarla atlatmamızı sağlayacaktır. Aksi takdirde, borç krizi bankalarımızı da zor duruma düşürecektir.

Zira, reel sektörün bugün net döviz pozisyonu 217 milyar Dolar.

Seneye Odamız tarafından hazırlanan 100 büyük firma çalışmasında da, İSO’nun 500 büyük firma çalışmasında da çok net göreceğiz ki, bugünler firmalara kambiyo zararı olarak geri dönecektir.

Ve şimdiden karlar eridiği gibi mali yapı da tamamen bozulmuştur. Bu da yatırım yapmayı ötelemekte, maliyet kontrolüne firmaları zorlamaktadır. Elbette ki, bu fırtına da dinecek ama dileğimiz ve amacımız en az hasarla fırtınadan çıkılmasıdır.

Diğer yandan, karşılıksız çek tutarının ilk 10 ayda %52 oranında artması piyasalardaki yangını da ortaya koymaktadır.

Özellikle de KOBİ’lerin bu süreçte bankalarımız tarafından desteklenmesini çok önemsiyoruz.

Bu kapsamda; Türkiye Bankalar Birliği'nin tavsiye niteliğindeki son kararını memnuniyetle karşıladık. Toplam nakit kredi borcu 15 milyon TL'nin altında olan işletmelerin, vadesi gelen taksitlerinin 24 aya kadar uzatılması hususunu bankalarımızın da dikkate almalarını arzu ediyoruz.

Bir diğer önemli konu da suistimal edilen iflas ertelemeye karşı getirilen KONKORDATO. Bu imkan; hem alacaklı hem de borçlunun bir süreliğine korunması ve var olan markanın yok olmaması için önemli bir adımdır. Ancak, burada denetimlerin sıkı ve adil bir şekilde gerçekleştirilmesi sağlanmalı ki, bu hak kötü niyetlilerce suistimal edilmesin.

Bilindiği gibi toplamda yaklaşık 160 milyar TL bekleyen bir KDV alacağımız konusu var. Geçen senelerde bu tutarın SGK ve vergi borçlarından mahsup edilmesini önermiştik. Ancak, içinde bulunduğumuz şartlar itibari ile KDV alacaklarının bankaların kredi kullanımında teminat olarak kabul edilmesini bugün için bizler de destekliyoruz.

Bununla birlikte, ilave teminat talepleri, vadelerin kısalması, kredi maliyetlerinin artması, kapa-aç yapılan kredilerin yeniden açılmaması gibi kriz dönemlerinde yaşanan sorunlar yine gündeme gelmiştir. Bu konuların yeniden değerlendirilmesini bankalarımızdan rica ediyoruz.

Çünkü, bu ülke hepimizin. Bilançolarımızda yazan zarar, sadece firma sahibini etkilemiyor. Çalışanımızı, ailesini, bankalarımızı ve doğal olarak ülkemizi olumsuz etkiliyor.

Bakınız, OECD ve IMF 2019 yılı tahminlerini revize ederek Türkiye’de büyümenin 0,5’e kadar düşeceğini belirtti. Yeni Ekonomik Program’da 2019 yılı için büyüme %2,3 öngörülmektedir.

%5 büyürken, sıfıra ve hatta negatife düşmek kuşkusuz dengelerimizi bozacaktır. Ve 2019 yılının nasıl geçeceğini de işaret etmektedir. O nedenle, yaşadığımız sorunları bugünden çözerek, 2019 yılına AÇIKLARIMIZI KAPATARAK ÇOK DAHA GÜÇLÜ girebilmeliyiz.

Bunu da ancak bu ve benzeri diyalog yolları ile birbirimizi doğru anlayarak, konulara sağlıklı yaklaşımlar geliştirerek, BEN DEĞİL BİZ ANLAYIŞINI hayata geçirerek yapabilir ve karşılıklı faydayı sağlayabiliriz.

Konuşmamı burada tamamlarken, verimli ve başarılı bir toplantı diliyorum.

 

Saygılarımla,

Ender YORGANCILAR

EBSO Yönetim Kurulu Başkanı

Başkana Ulaşın