Sürdürülebilir bir dünya için küresel çapta çabaların tüm paydaşlar tarafından her düzeyde artırılması ihtiyacı, 2020 yılında COVID-19 pandemisinin yarattığı sosyal ve ekonomik krizin yansımaları ile daha da pekişmiştir. Bunun neticesinde, COVID-19 krizi sonrası toparlanma döneminde, sürdürülebilir ve kapsayıcı bir küresel ekonominin inşası uluslararası toplumun öncelikli gündemi haline gelmiştir.
21. yüzyıl, dijital ve yeşil dönüşümü küresel gündemin merkezine taşıdı. Böylece, bir yandan dünyada iklim değişikliği ile mücadele politikaları hız kazanırken, diğer yandan iklim değişikliğinin ticaret politikalarıyla bağlantısı giderek güçlendi. Son yıllarda, ekonomik büyümenin sürdürülebilir bir biçimde sağlanması hedefi dünya ekonomisinin neredeyse tüm aktörleri tarafından benimsendi.
Bu bağlamda Avrupa Birliği (AB), sadece bir iklim politikası olarak değil; aynı zamanda ekonomik bir dönüşüm programı olarak kurguladığı Avrupa Yeşil Mutabakatı’nı 11 Aralık 2019 tarihinde açıkladı. Takip eden süreçte, uluslararası ticaretin önde gelen aktörlerinin de benzer hedefler belirlemeye başladığını görüyoruz.
En önemli ticaret ve yatırım ortağımız olan AB’deki gelişmeleri takip etmek ülkemiz açısından büyük önem arz ediyor. Zira ülkemiz, adaylık sürecinde hayata geçirdiği reformlar ve 25 yılı aşkın süredir yürürlükte bulunan Gümrük Birliği ile AB’ye yakın bir entegrasyon sağlamış ve 2020 yılı itibarıyla 140 milyar dolarlık bir ticaret hacmi yakalamıştır.
AB, Yeşil Mutabakat ile ilerleyen dönemde tüm politikalarını yeşil dönüşüm temelinde şekillendirirken, ticaretinin yarısına yakınını AB ile gerçekleştiren ülkemizin, ticaret ve sanayi başta olmak üzere ilgili tüm alanlardaki politikalarına AB’nin atacağı adımları yakından takip ederek yön vermesi uluslararası rekabetçiliğimizin korunması için bir ihtiyaç olarak öne çıkıyor.
Tüm bu süreçleri takip eden Odamızın, öncü rol üstlenerek Avrupa Yeşil Mutabakatı hakkında üyelerimizin bilgilendirilmesi ve bu sürece kolay adapte olabilmeleri amacıyla Odamızca bir yol haritasının hazırlanmasının çok faydalı olacağı düşüncesi ve Çevre Çalışma Grubumuzun üyesi Sn. Prof. Dr. Nuri AZBAR’ın desteği ile “Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı Penceresinden Yeşil Sanayi Rehberi”ni hazırladığını mutlulukla paylaşmak istiyorum.
Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatı sınırda karbon uygulamaları ile sanayimizin önüne yeni engeller getiriyor gibi gözükse de hızlı adaptasyon ve uyum stratejileri ile bu yeni ticaret sistemini Türk sanayicimizin lehine çevirmek ve fırsat olarak değerlendirmek mümkündür. Özellikle enerji yoğunluğu ve dolayısıyla karbon yoğunluğu yüksek sanayi sektörlerimizin (demir-çelik, çimento, alüminyum, gübre, elektrik) üretim süreçlerini AB Yeşil Mutabakatı penceresinden hızla gözden geçirip gerekli önlemleri şimdiden alacak adımları atması zorunludur.
Odamızca hazırlanan bu rehber kitap içinde sunulan bilgiler doğrultusunda ürün ve hizmetlerin karbon ayak izi hesaplanması & raporlanması, üretim süreçlerinin tamamında “Yaşam Döngüsü Analizi” yaklaşımları ile üretimde döngüsel ekonomi yaklaşımı prensiplerinin benimsenmesi ve hayata geçirilmesi, sanayimizin bu yeni süreçte daha da güçlenmesi ve dezavantajları avantaja çevirerek Avrupa Birliği Sanayi Liginde en güçlü aktörlerden biri olarak yerini korumasında büyük rol oynayacaktır.
Bu kıymetli eser için Çevre Çalışma Grubu Başkanımız Sayın Erdoğan ÇİÇEKÇİ başta olmak üzere, Sayın Prof. Dr. Nuri AZBAR ve tüm Çevre Çalışma Grubu Üyeleri’ne ayrıca teşekkür ediyorum.
Saygılarımla,
Ender YORGANCILAR
Yönetim Kurulu Başkanı